Herkese merhaba
1 Temmuz 2021 İstanbul saatiyle 16:08’de Mars-Satürn Karşıtlığı netleşiyor. 13 Temmuz’a kadar da devam eyleyecek.
Sabretmeyi öğreten bir gün ve birkaç gün yaşayabiliriz. Yapmak istediğimiz bazı şeylerde gecikmeler ya da engellenmeler oluyorsa anlıyoruz ki acele etmemek lazım. Kainat fevri, aceleci, her şey hemen olsuncu tavrımızın kulağını çekiyor biraz. Hele de bu açıya Ay Koçtayken girme tevafukunu gösterdiğine göre baya güçlü bir müdahale gelebilir. Akışa uyum sağlamak ve teslimiyet göstermekle ilgili öğrenilecek şeyler olabilir. Bu Yengeç döneminin bizlerin kendi varlığımızla daha derin, samimi bir iletişime geçtiğimiz bir zaman olmasından da sebep; bu göksel yerleşim, ruhumuzun yatışmış, amaçlarında netleşmiş, kendine ve başkalarına olan sorumluluğunu fark etmiş bir seviyeye evrilmesini desteklemektedir.
Göğüs kafesini yöneten Yengeç ve Kalbi yöneten Aslan’ın etkisi altında iken, göğüs bölgemizin genel sağlığına dikkat etmemiz gerekebilir, bilhassa da Kalp hastalığı olanların, tansiyon sorunu yaşayanların bu zamanda kendilerini çok yormaması lazım. Zira bu görünümde Mars’ın gücü baskı altında ve bu yaşam gücünde -kalp gücünde- azalmaya neden olabilmektedir. Şayet böyle bir durum varsa zaten Kalp gücünüzü bu ana dek sağlıklı kanalize etmemişsiniz demek oluyor. Dolayısıyla da bu zamanda enerjinizi doğru yerlere aktarmayı, doğru zamanda kullanmayı öğrenmeniz bekleniyor.
En çok da kendimizi ortaya koymak istediğimiz, yaratıcılığımızı gösterdiğimiz, özgüvenimizi parlattığımız alanlarda bu enerji dengesini sağlamaya özen göstermemiz gerekiyor. Dengesizlikler, yaşamınızda diğer insanların sizi bencil görmesine ve yolunuza engel koymasına neden olabilir. Her ne yapıyorsanız, yapma nedeninizi doğru temellere dayandırarak ifade ettiğinizde etrafınızın desteğini alma ihtimaliniz artar.
Bir tür enerji blokajını da temsil eden bu yerleşim, halihazırda mevcut olan sizi ilerlemekten alıkoyan -hatta depresyona sokan- blokajların fark edilmesini sağlayabilir. Uzun zamandır kendinizi ne kadar ihmal ettiğiniz kafanıza dank edebilir. Bu sayede de, kendiniz için almanız gereken tüm sorumlulukları, gerçekleştirilmesi gereken işleri düşünmek için fırsat bulabilirsiniz.
Fazla sorumluluklar içerisinde boğulup, yaşam enerjisini parlatmak yerine kendi kendine söndürenlerinizin; yaşadığını hissettiren canlandırıcı bir yaşam deneyimini kendilerine hediye etmesi gerekiyor artık. Bu zamana dek ruhunuzu fazla sıkıştırdıysanız, daralttıysanız; çevrenize, insanlara, hayata kendinizi gösterme vaktiniz geldi demektir.
Ayrıca bu enerji, içte tutulup bastırılan bir öfkeyi de ifade edebilmektedir. Ve bu öfke doğru şekilde kanalize edilmediği takdirde; psikolojik, zihinsel hasarın yanı sıra fiziksel bedeninize -Karaciğerinize- de hasar verebilmektedir. Bu yerleşim esnasında, belki öfkenizi sağlıklı ifade edecek bir yer bulamayabilirsiniz (kavgaya mahal verecek, sizi tehlikeye sokacak tartışmalardan kaçının). Ama en iyisi, bu yıkıcı enerjiyi yapıcı Şefkat enerjisine dönüştürmeyi denemektir. Öyleyse bu birkaç gün, şefkat duygunuzu tetikleyen şeylere yönelin. Mesela en basit şekliyle; önemsediğiniz insanlarlayken şefkatinizi hissetmeye odaklanabilir, şefkatle gözlerine bakabilirsiniz. Kalbinizin ısındığını hissettiyseniz, tamamdır.
Hepimiz için yumuşacık, şefkat dolu bir transit olsun.
Işık olsun.
