Herkese merhaba 🙏
19 Kasım 2021 İstanbul saatiyle 11:57’de Boğa burcunda bir Ay Tutulması gerçekleşti.
Şahsen benim için ve gördüğüm kadarıyla birçokları için büyük dönüşümlere gebe olan bir süreç başlattı bu tutulma enerjisi. Kişisel haritamda çok önemli yerlere dokunduğunu bizzat yaşayarak anladım. Hayatımda ve içsel dünyamda esen dönüşüm rüzgarlarından ötürü burada bir süredir aktif olamadım. Çok şükür şimdi yol tekrar belirginleşti ve bu yolda benimle birlikte yürüyen sizlere rehberliğime devam etmekten mutluluk duyuyorum. Sizlerin de belki hayatında birçok şey tetiklendi bu birkaç haftadır, ve sizi iten, sıkıştıran, zorlayan bazı enerjilerin içinde buldunuz kendinizi. Elbette ki hayatınızda gerçekleşen tüm bu önemli dönüşüm işaretlerinin haritanızda dokunduğu yerlerle bağlantılı olduğunu unutmayın. Bu yazı, kolektif enerjiye hitap etmektedir, söz konusu durum bir çoğunuzu etkilemektedir.
✨🍁
Boğa-Akrep aksında gerçekleşen bu tutulmada ilahi kuvvetler, kim olursak olalım, hayatta hangi güçlerle donatılmış olursak olalım biraz “durup” gerçekten dinle(n)memizi istiyor.
Hayatı yaşanır kılan şeyler, dışta olduğu kadar içte de aranmalıdır ve insan genellikle bunu unutmaktadır. Çok fazla dış faktörlere, uyaranlara, sebeplere, arzulara, bir şeyler olmaya ve oldurmaya çalıştığımız zaman kendi öz varlığımızı göremez oluruz.
Bu öz varlığımız; dişil, hassas, açık, sessiz olan tarafımızdır ve onun onurlandırılmasıyla ancak bu hayatta neden var olduğumuzu anlarız.
Malum, dışarının bize ulaşması için iç hanemizde uygun, misafirperver bir kalbe sahip olmamız çok gereklidir.
Tatmin olmadığımız, yeterli bulmadığımız, daima yeni bir aksiyon aradığımız bu alemde şeylerin bize kalıcı olarak iyi gelmesini istiyorsak onları “kalbimize alabilir” olmamız gerekmektedir. Kalbimize alabilir olmak için ise ona yeni ve temiz bir yer açmamız, eski ve hizmet etmeyenden arınmamız önemlidir.
Dinlenirken dahi sonra yapılacak şeyi düşünüyoruz, zira bize yalnızca Eril enerjiyi onurlandırmak öğretildi. Eril enerjinin b.kunu çıkardık desek yeridir. 🙃 Az otur, sadece otur ve dinle etrafı, sessizliği… tüm evrenin birbiriyle nasıl uyum içinde hareket ettiğinin o gizli müziğini… Aslında her şey o gizli müziği duyabilen gizli duyumuzun farkına varman ile yerli yerine öyle bir oturmaya başlıyor ki, şeyler yolunda gitmiyor bile görünse, neden öyle olduğuna çok daha geniş bir perspektiften bakabiliyor oluyoruz. Elbette bu, toplumsal olarak şartlandığımız için ve bilhassa da kolektif bilinçaltının esintilerine hassas olabildiğimiz için her zaman kolay olmayabiliyor ama düzenli olarak kendimize hatırlatırsak çok fark ediyor.
Tutulma, Boğa-Akrep aksında olmakla kalmadı, bir de Akrep yöneticisi Plüto ile güçlü bir temas da kurdu. Bu Plüto-Ay teması, herkes için önemli bir tetikleyici olsa da daha çok doğum haritasında herhangi bir Plüto-Ay teması olanlar için ciddi bir alan tutmaktadır. Ortaya çıkan enerji, şayet annemizle veya annenin yerini dolduran kişiyle alakalı bir durum varsa bizi yüzleşmeye sürükleyebilir. Demin de sözünü ettiğimiz gibi aşırı eril enerjiyi giyindiğimizden ötürü, hem erili hem dişili toksik bir şekilde ifade ediyoruz. Dolayısıyla, hayatımızda dişil bir figür olsa dahi ondan yeterli verimi alamıyor olabiliriz. Ya biz bu kişiye aşırı bağımlıyız ya da o bize aşırı bağımlı. Hatta belki de ortada herhangi bir kişi yok, biz anaçlık, şefkat, sevgi, duygusal güvenlik hissine hasretimizden ötürü toksik bir şekilde bunları deneyimliyoruz. Şayet söz konusu olan buysa, muhtemelen sınır koyamıyor ve zararlı ilişkilerin koynuna düşüyoruzdur.
Böyle bir durumda, içimizdeki Dişil tarafa olan güvenimiz sarsılır ve bir daha kalbimizi açmak istemeyiz. Aşırı ve toksik, bağımlı bir şekilde açılan kalp etrafına yanlış sinyaller yollar, görünürde ne kadar şefkatli ve sevgi verici olursak olalım. Belki geçmişte bunlar oldu ve çareyi duygularımızı dışarıdan saklamakta bulduk. Evet bir noktaya kadar işe yaramış olabilir bu ama mutlu olduğumuzu söyleyebilir miyiz?
Gerçekten mutlu olmak, kalbimizi korkusuzca dünyaya açmak, genişlemek ve ışık olmak demektir. Böyle bir durumda, eril ve dişil enerjiler o kadar muazzam bir ahenk içindedir ki aynı anda hem Güneş hem Ay oluruz. Çevremizi aydınlatan güçlü bir kaynak olurken aynı zamanda da dingin, huzurlu; sessizlik ya da eylemsizlikten güç ve ilham bulan bireyler oluruz.
İşte bu tutulma ve bu Plüto teması, bizim içimizdeki bu gücü hatırlamamız için geldi. Belki bir çoğumuzu sessizleşmeye, içe dönmeye mecbur etti. İçimizden bir şey yapmak gelmedi ya da artık her şey o kadar üst üste geldi ki çareyi düşünmekte bulduk. Burada çok sert ve zararlı bir hadise yok ama zorlayıcı bir hadise var şüphesiz. Normal düzenimizden bizi çekip çıkarıp, biraz kendimizle kalmamızı mecbur bırakmış olan bir hadise var.
Bu hadise fiziksel düzleme ailevi meseleler olarak yansımış/yansıyacak olabilir. Çok eski ve/veya karanlık bir sır açığa çıkabilir. Ailemizle ve gönül bağımız olan kişilerle ilişkilerimizde değişmemiz gereken bir şeyleri fark edebiliriz. Muhtemelen farkındalıklar, bu ilişkilere dair bir algımızın ya da olayın bizi ilerlemekten geri tuttuğunu anlamamızı sağlayacak türdendir.
Bu içe dönüş fırsatından hala yararlanabiliriz ve mümkünse sessizleşmenin ötesinde bunu bir pratiğe, şifa fırsatına çevirerek çocukluktan gelen travmaları iyileştirmek için kullanabiliriz.
🧠 Şu sorular üzerine derinleşilebilir:
- Kimlere içerledin, küstün ve sende uzun soluklu bir inanca neden oldu?
- Kimler yaşamla arana bir bariyer koymayı öğretti sana?
(ya da) Kimler yaşamla aranda bir bariyer gibi hissettirdi? - Duygularını yaşamaktan utanmayı kim normalleştirdi?
- Işığını kısmana ve potansiyel gücünü kuşanmaktan geri durmana kim sebep oldu?
- Kim ürküttü o güzel kalbini?
Her kim ve neyse sebep, konunun asla onlar olmadığını hatırla. Kendine yeni bir gerçeklik yaratmak hatırına o zamanları kucakla. Saf kalbiyle inanmış olan varlığını kucakla ve geçmişteki seni sevgiyle sararak güvende olduğunu söyle ona.
👁 Şu sorular ise yüzeyi gözlemleyebilmek için kullanılabilir:
- Ailende tekrar eden davranış kalıpları neler?
- Ailende duygusal bağlantı, paylaşım sağlıklı mı yoksa sadece tartışarak mı anlaşıyorsunuz?
- Ailende en anlaşamadığın kişi kim ve bu kişinin seni hangi alanda kısıtladığını söylerdin?
- Ailende en anlaştığın kişi kim ve bu kişi sana hangi alanlarda destek oluyor?
- Ailende hiçbir şey paylaşmadığın, duygusal olarak hissiz kaldığın, kendini açmadığın kişi kim?
🔥 Çözücü niyetler için birkaç örnek:
- Benim için doğru olanı yapmamı sağlayacak gücü kendime vermeye izin veriyorum.
- Kalbimi; sevmeye, sevilmeye, huzur ve ahenge açmak için kendime izin veriyorum.
- Kendi gücümü özgürce ve sevgiyle ifade etmeyi seçiyorum.
- Ne hissedersem hissedeyim, duygularımı onurlandırmak için kendime izin veriyorum.
- Beni anlamayacak bile olsalar insanlarla iletişimimde adil ve dürüst olmayı seçiyorum.
- İletişimlerimde, bilhassa da duygularımı ifade ederken karşımdakinin duygularını kontrol etmeye çalışmadan, açık ve net iletişim kurabilmek için kendime izin veriyorum.
- Kendime ve diğer kimseye ne kadar kötü düşünce projekte ederse etsin sevgiyle karşılık verebilir olmayı seçiyorum.
- Duygularımı içe atmak -içerlemek- yerine sorunlar üzerine konuşabilir ve onları kolaylıkla çözebilir olmayı seçiyorum.
- Kolaylıkla alıcı olmayı, sessizlikten keyif almayı, hissetmeyi ve sevmeyi deneyimlemek için kendime izin veriyorum.
Işık olsun. ✡
