Ev Ortamındayken Radyasyondan Korunmak

Bir önceki yazıda radyasyona karşı korunmak için danışabileceğimiz önemli bir bitkiden bahsettim. Bu yazıda ise, kendi evimizde radyasyondan korunmayı sağlayabilecek birkaç ipucu vereceğim.

Düşündüğümüzün aksine, EMF (electromagnetic field – elektromanyetik alan) üzerindeki kontrolümüz çok daha fazla. Ufak değişimlerle bile, hayati etkiler yaratabiliriz. Öncelikle benimsememiz gereken yaklaşım, boşvermişlik halini terk etmek olmalıdır. Şu konuyu eğri oturup doğru konuşmalıyız artık. Ciddiye almalıyız. Son dönemlerde kanser vak’alarının ne kadar arttığının farkında mıyız? Çocuklarda dahi artış görülüyor. -dahi- demek istemiyorum aslında çünkü sebebi belli; oyalansın diye eline tablet tutuşturan ebeveynler. Minicik bebekler telefonla oyalanıyor. Gördükçe deli oluyorum, en çok da üzülüyorum. Müdahale etsen bi türlü, etmesen bi türlü. Hocam demişti ki, “Onca yıldır bu işin içindeyim ama şu birkaç sene olduğu kadar beyin tümörlü hasta gelmedi”. Bunu söyleyeli yıllar oldu, aslında gayriihtiyari laf arasında söylemiş olmasına rağmen o zaman da, bu zaman da düşündükçe tüylerimi diken diken eder. İnsanların kendi kendilerine ne kadar zalim olduklarını ve bunun da aslında çoğunlukla farkında olmadıklarını bilmek çok ağır. Ama herkesi kurtaramayız farkındayım. Yalnızca talep edene yüz çevrilir. Burada beni dinleyenler olduğu için mutluyum, bu sayının katlanarak yeni çiçeklenen bilinçlere vesile olması için de umutluyum. Şükür ki insanlar her geçen gün kendileriyle daha fazla ilgileniyor, bilinçli öğreticiler çoğalıyor. Bu yazıyı okuyan bütün gönüldaş öğreticilere selam olsun, teşekkür ederim yoldaşım olduğunuz için.

Gelelim konumuza.

Alabileceğimiz önlemler şöyle :

1- Elektrikli cihazlar çalışırken temas:

Prize takılı çalışan elektrikli cihazlardan bahsediyorum. Özellikle çamaşır ve bulaşık makinesi çalışırken temas minimum olmalı, hatta mümkünse yakınında bile durulmamalıdır. Bu iki alet etraflarına muhteşem bir EMF alanı yaratırlar, birkaç adım ötesinde bile dursanız etkiler. Bulunduğu odanın havasını da statik elektrikle yükler. O yüzden derhal oda havalandırılmalıdır, kapılar açık tutulmalıdır.

Ayrıca cep telefonları şarj olurken dokunulmamalıdır. Bu da doğrudan temas ettiğiniz için DNA’nıza işleyen bir EMF alanı oluşturur.
Fişe takılan, her türlü metal cihaz bu açıdan tehdit unsurudur. Kettle da bunlardan biridir. Doğrudan elektrik akımı veren metalin suyla teması, suyun yapısını bozar. Eğer aşinaysanız, Masaru Emoto’nun su deneyini bilirsiniz. Suya nasıl titreşimler verirseniz, o da size aynısını verecektir. Su ısıtmak gibi basit bir eylem için bile elektrik kullanılmamalıdır. Bir şeyin lezzetinin piştiği şeyden ne kadar etkilendiğini herkes bilir. Ateşte pişen su da aynı şekilde lezzetli ve sağlıklıdır.

Hazır lafını etmişken Masaru Emoto’nun deneyinden birkaç fotoğrafı inceleyelim.

Masaru Hoca zaten konuya noktayı koymuş gördüğünüz gibi, hepsi birbirinden kötü etkiliyor suyun yapısını. Ha biz su muyuz, diyeceksiniz belki, evet suyuz. %70den fazlamız su. Hepsinden öte, kanımızı düşünsek bile olayın vehametini anlarız. Kanımızı iyi/kötü titreşimlerle nasıl besliyorsak, o da aynı şekilde bu titreşimlerle tüm bedenimizi dolaşıp organları, dokuları besliyor.

2- Mikrodalga fırın

Masaru Emoto’nun da gösterdiği üzere mikrodalga çok vahim bir şey. Hatta -diğerleri de bir o kadar kötü gibi dursa da- bütün bu EMF yayıcı cihazlar arasında en tehlikelisi. Yalnızca kendi çalışması hatırına EMF yaymakla kalmıyor, bir de elektromanyetik dalgaları yoğunlaştırıp kastî olarak gıdaya yüklüyor.

Enerjisel hassasiyete sahip olanlar, mikrodalga ile pişmiş bir gıdanın “cansız, ruhsuz, tatsız” olduğunu söyleyecektir. Çünkü kelimenin tam anlamıyla besini besin yapan yaşam enerjisinden mahrumdur. Geriye yalnızca posa kalır (yemeğin cesedi de diyebiliriz buna).

Sadece pişirdiği şeyi değil, mikrodalga ışınları, cihaz çalışırken etrafta olan her şeyi etkiler. O yüzden çalıştırdıktan sonra etrafında bulunmamak konusunda uyarılar yapılır. Bu cihazın etrafında olmak, vücudu bir üstte anlattığım cihazlardan çok daha fazla radyasyona maruz bırakır. Eğer kıyaslama yaparsam en az 5 katı diyebilirim. Diğerleri vücudu zararlı elektrik akımı ile doldururken, bu ayrıca dalga boyunda yaydığı radyasyon ile hücreleri yakar.

Çocuklar ve hamilelerin kesinlikle mikrodalga çalışırken yakınında bulunmaması gerekir! En az 50m uzakta durulmalıdır.

3- WiFi

En kötüsü. Mikrodalgadan bile kötü dersem olayın ciddiyetini belki anlarsınız. Hem daha kötü, hem de sürekli açık. Ama endişelenmeyin, eğer belli bir cihazla WiFi hattına bağlanmazsanız vücudunuza dolaylı yoldan girer: Nefesinizle. Nefesle alacağınız prana/çi enerjisini minimize eder. O yüzden de WiFi çalışan yerlerde enerji toplamak daha zordur. Böyle mekanlarda çigong çalışmanızı önermem. Faydadan çok zarar alırsınız. Elbette evdeyken modemi kapatır ve odayı bir süre havalandırırsanız içeriye temiz, çi yüklü havayı doldurabilirsiniz.

Doğrudan temasta, yani telefon ya da tabletten WiFi’a bağlandığınızda telefonun kendi internet (veri) bağlantısından 10 kat daha fazla radyasyona neden olur. Veri bağlantısı WiFi’a göre çok daha masum olduğundan internet olarak onu kullanmanızı öneririm.

Enerjisel hassasiyeti olanlar WiFi’ı, ciltte yanma, enerjide düşüş, kirlenmişlik hissi ve ilahi bağlantıda zayıflama şeklinde deneyimler. WiFi çalışan bir ortamda ise cansız bir hava soluduklarını hissederler. Ciğerleri rahatsız olur. Dışarı çıktıklarında farkı anlarlar. Genel anlamda herkeste baş ağrısı yapar, bağışıklığı ve DNA’yı bozar. Yanısıra mide rahatsızlıklarına, uyku sorunlarına, akıl bulanıklığına neden olabilir.

İlla WiFi modem kullanacağım diyenlerdenseniz, modem’in hangi hizada olduğuna dikkat edin. Olabildiğince yukarıda, hatta tavanda takılı olsun. Oturduğunuz koltuğun yanında asla olmamalı. Modemden en az 50 m mesafe uzakta oturmalısınız.

Sağlıklı bir çocuk yetiştirmek istiyorsanız lütfen eline tablet, telefon vermeyin. İlla vermeniz gerekiyorsa da önceden izlemesini istediğiniz şeyleri indirin ve internet bağlantısını kapatıp öyle verin.

İnsan enerji alanı, 12 yaşına kadar kendi başına yetecek olgunlukta olmaz, ekstra hassas ve incinebilirdir. WiFi gibi yoğun radyasyona maruz bırakmak, çocuğun kendi doğumuyla getirdiği canlılıktan harcar. Erken yaşta sebebi anlaşılamayan sorunlara neden olur. Ömrünü kısaltır. En çok da Hava burcu (Terazi, Kova, İkizler) ve Su burcu (Balık, Akrep, Yengeç) çocukları etkilenir bundan. Detaylı bilgi için: İnsan Enerji Alanının Gelişim Evreleri

*Nasıl vücut gelişiyorsa, enerji alanı da yaş aldıkça gelişir. 
Olgun haline ergenlikte erişir. 
sağlıklı lamba

4- Led/CFL Lambalar

Işık bile zararlı artık. Eski ampüller ışık yaratmak için ısı kullanırken, şimdiki (yaygın kullanılan) ampüller doğrudan ışın yayıyor.
Led lambaların beyaz ışığı, geceleri melatonin salgılamamızı önlediği için uyku sorunları, genel bir yorgunluk yapabiliyor.
CFL (Kompact Florasan Lamba) denilen, beyaz-burgulu ekonomik lambalar ise içinde cıva buharı barındırıyor ve elektriklendiğinde UV (ultraviyole) radyasyonu yayıyor. CFL lambalara uzun süre maruz kalmak bilhassa cilt hastalıklarına neden oluyor. Bu lambalar egzama ve cilt kanserinin başlıca sebeplerindendir

Bunlar yerine, sarı ışık veren, şeffaf lambalar kullanmak bir tercih değil, şarttır.

5- Aloe vera

Odalara Aloe bitkisi koymak ortamın enerjisini, havasını temizler. Güneş gören bir yere yerleştirin ve az su verin.

6- Orgonit

Ünlü psikanalist Dr. Wilhelm Reich’ın buluşudur. Wilhelm Reich, kendi özel çalışmaları sonucunda yaşam enerjisini keşfetti ve bu enerjiye Orgon dedi. Bu Orgon enerjisini insan vücuduna aktarmanın yolunu bularak Orgon Akümülatörü dediği bir cihaz geliştirdi. Ne yazık ki FDA* bu buluşun önünü keserek Wilhelm Reich’ı hapse attığı için de buluşuyla çok ses getiremedi. Bugün sadece bazı küçük topluluklar tarafından üretilmekte ve kullanılmaktadır.

İcat zaman geçtikçe geliştirilmiş ve nihai form olarak orgonit halini almıştır.

Kendiniz yaparak ya da satın alarak evinizde önemli noktalara yerleştirebilirsiniz. Yatak odaları ve wifi modeminin üstü, orgonit konulması gereken birincil bölgelerdir. Orgonitler, çevrelerine şaşırtıcı derecede güçlü ve şifalı bir alan yaratırlar.

Kolye olarak uzun süre takılmasını tavsiye etmem. Yalnızca dışarıya çıkarken, çok fazla radyasyona maruz kaldığınız esnada takın. Aksi halde kendi enerji alanınız tembelleşebilir. Detaylı bilgi için tıkayın: Orgon Araştırmasının Kısa Tarihi

* FDA. Amerika Birleşik Devletleri'nin Sağlık Bakanlığı'na bağlı; gıda, diyet eklentileri, ilaç, biyolojik medikal ürünler, kan ürünleri, medikal araçlar, radyasyon yayan aletler, veteriner aletleri ve kozmetiklerden sorumlu bürosudur.

7- Elektroniklerin gece kapatılması

WiFi modemi, cep telefonu, yattığınız odada fişte takılı olan şeylerin hepsi çıkartılmalıdır. En güzeli, bütün hepsini bağlayan merkezi bir priz olması ve yatacağınız zaman onu kapatmanızdır.

8- Odaların havalandırılması

Kış ya da yaz fark etmez, odalar devamlı havalandırılmalıdır. EMF içeride durdukça büyür ve ortamda yoğunlaşır. Bunun önüne geçmek için yapılabilecek en basit şey ortamı havalandırmaktır. Klima gibi yapay havalandırma cihazlarından da ayrıca uzak durulmalıdır. Üfledikleri hava EMF içerir. Aralarında en masumu vantilatör diyebilirim.

9- Tütsü / Aroma lambası

Artık çok güzel doğal tütsü markaları var piyasada, gerek onlarla gerek aktardan aldığınız adaçayını yakarak evi tütsüleyebilirsiniz. Tütsü, ortamda birikmiş ve havalandırma yoluyla temizlenememiş âtıl negatif enerjiyi ve EMF’i yok eder.

Yanısıra, bir aroma lambası edinerek düzenli olarak limon veya portakal kullanmanızı tavsiye ederim. Vücutta âtıl kalan yaşam enerjisini aktive eder, modu yükseltir, biraz da havayı temizler.

10- Bitkiler

Bilhassa Isırgan, karahindiba gibi kan temizleyici bitkilerin çayını içmek sistemin camlarını açıp havalandırmaya benzer. Düzenli olarak vücudunuzu bu şekilde havalandırmanız çok önemlidir.

Ayrıca, evinizin içini ve çevresini olabildiğince süs bitkileriyle desteklemek alanın yaşam enerjisini arttıracaktır. Mümkünse her odada küçüklü büyüklü bir saksınız bulunsun.


Şimdilik bu kadar. Uygulanması çok basit ve etkili bu yöntemleri kullanarak ilk adımı atabilirsiniz artık.

Temiz enerjili günleriniz bol olsun. 🙂

Kaynaklar:  http://www.weepinitiative.org/LINKEDDOCS/scientific/08_Havas_CFL_SCENIHR.pdf 
https://emfacademy.com/category/blog/knowledge/
https://www.electricsense.com/4442/low-emf-lighting-my-recommendations/
https://greenlivingideas.com/2016/06/07/leds-emfs-need-know/
https://tr.wikipedia.org/wiki/FDA

Telif Hakkı @ 2019 Fitoenerjist

fitoenerjist.com
Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Email ile Takipte Kalın
Instagram
WhatsApp
error: Content is protected !!
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close