AstroHakikat: Tesirler

Astrolojiyi günümüzde ne kadar iyi anlıyoruz? Bizlere sunduğu öğretinin farkında mıyız? Onun rehberliğini kişisel gelişimimiz/tekamül için dikkate alıyor muyuz?

Bu soruların cevabını verebilmemiz için ilk etapta astrolojinin ne olduğunu doğru bir şekilde anlamamız gerekir.

Her şeyden önce Astroloji, bir Kainat Kullanma Kılavuzudur veya en sevdiğim tabirle Otostopçunun Galaksi Rehberi‘dir. [1] Dünya’da bedenlenmiş ruhlarımız, şayet bir rehber/mürşid (yolda ilerlemelerini sağlayacak bir vasıta) olmadığı takdirde, hayatın rüzgarlarında (yolu unutup) savrulan yapraklara benzerler. Bizler, Gökyüzü Kaşifleri hayatın gerçeklerini, bizimle aynı yolun yolcusu insan kardeşlerimizden de evvel, Arşın Mürşidleri “Yıldızlar”dan öğreniriz. Çünkü Onlar, Kainatın hakikatini/işleyişini, kader planımızı bize en açık işaret edenlerdir. Yaşam sürecimizde karşılaşabileceğimiz potansiyelleri bildirenlerdir; sebep olanlar değil.

Nitekim Mürşid’in asli görevi işaret etmektir.

Arşın Mürşidleri “şu zaman aralığında sendeki şu haller uyanabilir, tetikte olasın/değerlendiresin.” ya da “hayatında şu görüş, yaklaşım senin için daha ağır basabilir, fark et, kullan” eğer uyarıcı bir açı almışsak “bunu kötüye kullanmaya meyillisin, ayağını denk al, aksine davran ki düze çıkasın” derler.

Ressam: Gene R. von Edler

Kadim Hermetik Öğretiler bize bu hakikati çok önceden, Tekabül Prensibi ile takriben 4000 yıl önce bildirmiştir.

“Yukarıdaki aşağıdaki gibidir, aşağıdaki yukarıdaki gibidir.” – Kybalion

Bunu anlayan bir kişi, asla mesuliyeti gökyüzündeki Yıldıza yüklemez. Tam tersine, onun bir gösterge olduğuna inanarak önlemini alır, kendisini mânen geliştirir.

Yıldızlar birer göstergedir dedik. Çünkü, aşağıda neyse yukarıda da odur. Biri diğerinin sebebi (olacak kadar basit) değil, yansımasıdır.

Astrolojiyi AYNA olarak görmeye başlamak, onun hakikatini görmeye başlamaktır.

“Sevgili Brutus, kabahat yıldızlarımızda değil bizzat kendimizdedir. Aşağıda olan bizlerdedir.” – Shakespeare

Hermetik inisiyelerden biri olan Shakespeare de burada bahsimiz olan dersi vermektedir.

Hermetizm, kozmik yasayı günlük yaşamda kullanmanın önemine değinir, aksi takdirde kişi yanlışa düşecektir. Bizler evrenin (makrokozmos) sadece parçalara bölünmüş (mikrokozmos) tezahürleriyiz. Eğer gökyüzünün bizim üzerimizde hüküm sahibi olduğuna inanırsak ilerleme gösteremeyiz.

Astroloji bütün kutsal öğretilerde dikkate alınmıştır. Bunların en dikkat çekeni ve astrolojinin gelişmesinde önemli katkıları olan İslami Astrolojidir.

Kur’an-ı Kerim’de birçok yerde astrolojinin yansımalarını görürüz:

  • “Andolsun o burçlarla dolu göğe.” Buruc Suresi, 1
  • “O göklerde ve yerdekilerin tamamını, kendi tarafından sizin hizmetinize verdi. Bunda düşünen eden bir toplum için ayetler (işaretler) ve ibretler vardır.” Casiye, 13
  • “O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin hizmetinize verdi. Yıldızlar da Allah’ın emri ile hareket ederler. Şüphesiz ki bunlarda aklını kullananlar için pek çok deliller vardır.” Nahl Suresi, 12
  • “Yedi semâ (yedi bilinç mertebesindeki tüm yaratılmışlar), arz (bedenler) ve onların içindekiler O’nu tespih eder (Esmâ’sının özelliklerini açığa çıkaran işlevleriyle her an hâlden hâle dönüp dururlar)! Hiçbir şey yok ki, O’nun Hamdı olarak, tespih etmesin! Fakat siz onların işlevini anlamıyorsunuz! Muhakkak ki O, Haliym’dir, Ğafûr’dur.” İsra, 44
Ressam: Anna Podedworna

Muhyiddin Arabi gökyüzünün üzerimizdeki yansımasını şöyle dile getirmiştir:
“Dünyâ yaşamı ve tüm insanlar, ilâhî takdir ve tedbir gereği, tamamıyla burçların ve onlardaki güçleri ulaştıran meleklerin hükmü altında olduğu gibi; berzâh âleminde olanlar, yâni ölümü tadıp fizik bedeni terkettikten sonra kıyâmete kadar olan devrede yaşamını sürdüren tüm insanlar ve cennetler ile cehennem dahi bu burçlardan gelen tesirlerin hükmü altındadır.” [2]

Tabii yine burada mevzu bahis, yıldızları sorumlu tutmak değil; ilahi planda yaşamlarımızın gidişatı üzerinde vazifeli kılmaktır.

Nitekim bu konu, aşağıda verilen ayet ve hadiste açıkça işlenmiştir. [3]

Fussilet Sûresi 37. âyet-i kerîmede Allah (c.c.): “Gece ve gündüz, güneş ve
ay O’nun âyetlerindendir. Güneşe de aya da secde etmeyin. Onları yaratan Allah’a secde edin!”
buyurmaktadır.

Resulullah’ın oğlu İbrahim vefat ettiği gün Güneş Tutulması olur. Bunun üzerine insanlar: “Güneş, İbrahim’in vefatından dolayı tutuldu.” derler. Resulullah orada hemen bu sözlere şöyle karşılık verir: “Güneş ile Ay hiçbir kimsenin ne vefatından ne de hayatından dolayı (sorumlu) tutulurlar. Bunu görünce hemen namaza durup, Allah’a duaya koyulun.”

Her şey olması gerektiği için olur. Gözlemlediğimiz sebep-sonuç ilişkisi yalnızca bizim algı düzeyimize geçen bilgilerden ibarettir. Unutulmamalıdır ki, biz Kainattaki bir zerrenin içindeki zerreciğiz, dolayısıyla görünenin ötesinde çok daha büyük sebepler ve sonuçlar vardır.

Bu sebeple, göklerin ilmine danışırken, yıldızları ilahi düzendeki iktidar/kudret sahipleri olarak görmemeli. Elbette onlara güç ve yetki verilmiştir. Ama bu, bir insanın diğer bir insan üzerinde değişim yaratma gücüne benzer, (sadece daha kudretlisidir) hakikatte yalnızca biri, diğerine aynalık yapmaktadır. Hiçbir insan ya da hadise, ilahi iradenin kontrolü dışında hayatımıza dahil olamaz. İlahi irade, bizlerin tekamül yolculuğumuzda “yolda” daim olmamızı sağlar. Bu şu demektir, insan ya da gezegen fark etmeksizin, her şey ilahi iradenin bildirdiğine tabidir. Her şey ilahi iradenin bir yansımasıdır. Dolayısıyla, yıldızları iktidar sahibi olarak görmemeyi öğrenirken, insanın da iktidar sahibi olmadığını öğrenmemiz şarttır. Yoksa iş yine aynı yere çıkar. Bir yanlışı düzeltirken, diğer bir yanlışa sürüklenmiş oluruz.

Ressam: Peter Mohrbacher

Bizatihi, Yıldızlar Dünya’daki dağlara benzerler; Dağlar nasıl yeryüzünün çivileriyse, Yıldızlar da Kainatın çivileridir ve onun varlığını desteklerler.

Besinlerden aldığımız enerjinin besinlere ait değil de Kainata ait olması gibi, Yıldızlardan aldığımız enerji/tesir de yine Kainata/İlahi Plana aittir.

“Yıldızların hükmünü, hem reddedip hem nasıl aynı anda kabul ediyoruz?” diye aklınız bulanmış olabilir. Bu, konuyla yeterince hemhal/inisiye olmuşlar dışında, diğerleri ilk etapta zorluk çekebilir, bu normaldir. Kaldı ki bu yazı tek başına tam bir öğreti değildir. Ancak giriş için, konunun küçük bir parçasında biraz daha derinleşmeyi sağlar. Bütün bunların anlatıldığından çok daha derin olduğu unutulmamalıdır. AstroHakikat‘in maksadı, insan lügatının yettiğince hakikate uyanmaya hazır olanlara öğretiyi ulaştırmaktır. Tesirler üzerinde durduğumuz bu yazının yalnızca temel öğreti olduğunu unutmayın. Temel öğreti, hakikatin %100 anlayışını vermez ama her öğretinin temeli aynı zamanda o öğretinin kilidi görevini görür. Yani bu yazıdan, yıldızların ya da insanın gerçek doğasını çözdüğünüzü sanmayasınız. Yıldızlar biz konuşurken dahi hareket halindeler ve bazı tesirlerin uyanmasına vesile oluyorlar. Bu tesirlere açık olanlar da bundan faydalanıyorlar. Bu yazıyı da bu şekilde düşünebilirsiniz. Bu eğer sizin ilahi plandaki bir durağınız ise karşınıza çıkacaktır ve gerekiyorsa ruhunuza dokunacaktır. Bu yazı, tıpkı yıldızlar gibi, herkesin ruhuna dokunmamakla birlikte yazının kendine has tesiri/gücü bellidir ve bunun dışına çıkamaz. Çünkü bu yazı, içerisindeki kelimeler bütünü sebebiyle, belli bir tesiri sağlamak için programlanmıştır. Fark edeceğiniz üzere bu son örnekle, konu daha basite indirgenerek biraz daha kolaylaştı ama ne kadar kelimelerle oynarsak oynayalım konunun özü değişmedi.

Konunun özü Tekabül Prensibi’nde, bunu unutmayın;
“Yukarıdaki aşağıdaki gibidir, aşağıdaki yukarıdaki gibidir.” Eğer anlatılanlar size ulaşmadıysa bu prensip üzerine tefekkür edebilirsiniz.

Hakikatin ışığı daim olsun.

Referanslar
[1] Otostopçunun Galaksi Rehberi, Douglas Adams
[2] Burçlar ve Esmalar, Nilda Ferhan Efeçınar
[2] Kur'ân'da Burçlar Mahiyeti ve İnsana Etkisi Bağlamında, Davut Ağbal

Telif Hakkı @ 2020 Fitoenerjist

fitoenerjist.com
Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Email ile Takipte Kalın
Instagram
WhatsApp
error: Content is protected !!
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close