Mars Retro: Derinleşme Yazıları -2-

Mars’ın hayatımıza faydaları saymakla bitmez.

Öncelikle o yaşama tutunmamızı sağlar, hayatta kalma içgüdümüzü yönetir. Ama onun verdiği bu içgüdü Ay gibi güvenlik korkularına dayanmaz, tam tersine kendi içindeki gücüne dayanır. “Her ne olursa olsun daima bir şey vardır” der ve o şeyi bularak ilerleyip devam eder. Ortada başkalarının sunduğu bir çözüm, yöntem olmadığında kendi çozümümüzü bularak dünyaya yeni bir yaklaşım getirmemizi mümkün kılar.

İçinizde eğer bundan yoksun olduğunuzu hissediyorsanız bu Retro sürecinde ararsanız şayet bulabilirsiniz.

Arayın; “arayan bulur” demişler. Yaşama tutunmanızı sağlayan, ruhunuzu aydınlatan o kaynağı arayın. Bu Aysal bir kaynak, bağlılık ihtiyacı değildir. Bu, onda yaşam motivasyonu bulduğunuzu bildiğiniz, şeylerden hem bağımsız kalıp hem de onunla irtibatta kalabildiğiniz bir kaynaktır. Bu, dışarıda bir şeye tutunmanın çok ötesinde bulunan, özünde sadece içinizdeki “kendiniz”in ifade edilmesinden ibaret olan bir kaynaktır.

İşte bu yüzden kendini bulmak, yaşama gerçek anlamda tutunmaktır.

Mars’ın yaşama tutunmayı öğretmesi ve de yaşam gücünü yönetmesi iç içe geçmiş olan bir yapının sadece görünen kısmıdır. Hepsi de kişinin kendisinde toplanır. Kendilik algısında ve kendi fiziksel bedeninde. Dolayısıyla kendin olmak psikolojik olduğu kadar fizikseldir de. İkisinin dengesini ister. “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur” sözü sanırım bu bağlamda güzel bir Marsiyen atasözüdür.

İnsan ancak, bedenine bile bile zarar vermediğinde onu gerçekten sevdiğini iddia edebilir. Kendini cezalandırır gibi aşırılıklara kaçmak, Mars’ın “malefik” yüzünü görmeyi bile bile tercih etmektir. Siz nasıl talep ederseniz, Mars size o şekilde karşılık verir. Siz acı çekmeyi seçerseniz, Mars size acı çektirir. Acıyla öğrenmek, Marsiyen bir seçimdir. Kendi gücünü cesaret ve yaşama inançla bulmak da Marsiyen bir seçimdir.

Siz hangisini seçiyorsunuz ve bundan sonra hangisini seçeceksiniz?

Elbette insan ancak “belli bir eşikten geçtikten sonra büyür” ve bu eşiğe gelebilmek için bazılarımız yalnızca acıyla yüzleşmenin işe yarayacağına inanabilir. Herkesin yolculuğu başkadır ve bir şey olduysa onda mutlaka bir hayır vardır. “Şer” gibi Mars’ın bu veçhesinin aslında iyiliğe, insanın içindeki ışığa hizmet etmesinin sebebi işte bu Evrensel Yasadır. Kutlu atalarımız “Her Şerde, bir Hayr vardır” diyerek bunu çok güzel “öz”etlemiş.

Bir şeyin Şerle mi Hayrla mı öğrenileceği kişinin yaşam planıyla alakalıdır. Bir insan Şer görür, ama o Şerrin içinden halihazırda güçlü olarak geçer. Bir diğeri Şer görür, o şeyin sonucu altında kurban olduğunu hisseder. Eğer kişi Marsıyla sağlıklı bir şekilde entegre olabiliyorsa, şahit olduğu daha çok ilk örnekteki gibi olacaktır ve olayın sonucunda daha da güçlü olarak ortaya çıkacaktır.

Marsımızla entegre olmamız, gücümüzü daha çok yaşamsal -hayati- enerjilerin içinden geçerek bulmamızı sağlar. Ve o gücü kendi içimizde bulmayı öğreniriz. Dışarıyla savaşarak güç edinmenin şart olmadığını keşfederiz. Toy bir bilinçle, yaşam enerjisinin yalnızca onun için savaşılarak elde edilebileceğini zannetmek yerine, her şeyin içindeki ve bilhassa bizim içimizdeki cevheri bulmak Marsımızla entegre olabilmemizin bir sonucudur.

O Marsiyen cevheri bulmak, bu konuda ipuçları edinmek için haritamız çok önemli bi yardımcıdır. Marsımızın bu hayatta bize ne amaçlarla hizmet ettiğini bilmek, o cevheri bulmak için önemli bir adımdır.

Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Email ile Takipte Kalın
Instagram
WhatsApp
error: Content is protected !!
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close