Eylül 2021 Tarot Enerji Okuması

Eylül 2021

Bu bir sezgisel araştırma yazısıdır.

Ağustos ayını geride bıraktık. Dışarıdan ne kadar olumsuz, ağır hadiseler yaşanmış görünse de büyük anlamda vaat ettiği destekleri ve öğretileri bizlere ulaştırdığına inanıyorum. Bu ayın vaat ettiği enerji ise, tam da bu sebepten muazzam güzellikte.

Eylül ayına girer girmez, ilk günün sabahına uyandığımda bu kutlu potansiyeli tüm varlığımda ve çevremde gözlemledim. 1 Eylül günü, kolektifi kucaklayan bir “iç huzuru”, “barış dalgası” fark ettim ve bu uzun zamandır hiç olmadığı kadar huzurlu bir nefes almamı sağladı. Kendimi daha güvende ve etrafımla daha bütünleşmiş hissettim.

Elbette bu her şey güllük gülistanlık demek değil, hala çözülmesi, aşılması gereken çok önemli meseleler mevcut ve bunların üzerine yükselebilmemiz de bu ay bizlere sunulan yüksek bilinç ışığıyla mümkün. Ama enerjetik açıdan haberler genel olarak güzel denilebilir.

Bu yazıda şu konular üzerine açılım okuyacaksınız:

  • Bu Eylül ayının İlahi Enerjisi: arayış
  • Geçmişin topluma inanmayı öğrettiği/kodladığı: inanç
  • Toplumun umudu/ruh hali: umut ve beklenti
  • Bu ayın deneyiminden edineceğimiz bilgelik: ders
  • Bu ay bizi motive eden geçmiş deneyim: geçmiş
  • Toplumun şimdiki durumu: şimdi
  • Gelecekteki sonuç: gelecek

Öyleyse başlayalım.

Bu Eylül Ayının İlahi Enerjisi: Yıldız

Bu kartın temas ettiği konular: Umut, ilham, pozitiflik, inanç, yenilenme, şifa, iyileşme

Anlaşılan o ki, bu ay daha umut vaat eden enerjilere giriş yaptık ve durumun şifalanması şimdi çok daha mümkün.

Bu kart -ezoterik anlamıyla-, ilahi dişilin, İsis’in apaçık kendini ifşa ettiği, peçesini kaldırdığı bir enerjiyi temsil eder. Gizli saklı olan şeyler çok daha kolay ortaya çıkabilir.

Geçtiğimiz ay, bilginin yeryüzüne çok daha yoğun bir şekilde aktığını ve bunun bazı ifşaatların önünü açacağını konuşmuştuk. Her ne kadar geçen ay bu yoğun ifşaat yaşanmış olsa da, çok daha bireysel boyutta kaldı. Ve bu ayın bizlere mesajına bakarsak, asıl ifşaatın kendisini şimdi göstereceğini düşünebiliriz.

Bu kart, yıkım ve çalkantı sürecinden sonra yenilenmekle ilgilidir. Geçen ayın getirdiği büyük yıkım ve çalkantının üzerine gelebilecek en güzel destek olsa gerek. Bizlere diyor ki, “Birçok zorlukla karşılaştın ve bu seni tamamen tüm çıplaklığınla olduğun kişiyle yüzleştirdi, sınırlayıcı inançlarını keşfetmeni sağladı. Artık özünü fark etme vaktin geldi. Kabuğunun altında sen kimsin açığa çıkma vakti geldi. Artık biliyorsun ki, hayat senin karşına ne çıkarırsa çıkarsın daima İlahi olanla ve onun koşulsuz saf sevgisi ile bağlantıdasın.”

Yaşamın bütün sınavlarının amaçladığı gibi, evrenin rahmetini bir kademe daha fazla hissediyoruz artık. Daha huzurlu, barışçıl, sevgi dolu bir yaşam alanına -döneme- geçiş yapıyoruz. Bu alan/dönem, bizlere sakin enerji, zihinsel denge, kendini ve diğerlerini derinlikli bir şekilde anlayabilmeyi vaat ediyor. Bu, tam manasıyla bir kişisel gelişim vakti, bu ayın işi daha çok iç dünyamızı. el birliğiyle getireceğimiz yeni dünya ve yeni düzene ayak uydurmamızı ilgilendiriyor. Çünkü şu anda evrenden birçok destek akıyor.

“Susuzlar alemde su ararlar,
fakat su da onları cihanda arar.”
demiş Hz. Mevlana.
Bu ay, umudu, ilhamı, şifayı, optimizmi arayanlar; umut, ilham, şifa ve optimizmin aradıkları insanlar olacaktır ve bu arayıcılar, arandıklarını çok güçlü bir şekilde hissedeceklerdir. Elbette, aradığınızın sizi bulabilmesi için, onun önündeki engelleri, yani aradığınızın zıttı olan şeyleri hayatınızdan çıkarmanız gerekir. Siz tüm bu engelleri aranızdan çıkardığınızda da, aslında gerçek istemenin, gerçek olma hali olduğunu deneyimlersiniz.

Gerçek arayış, özünde arzu ve muhtaçlık barındırmayandır. Onun kendisine ait olduğunu, kendi parçası olduğunu bilen ve onunla arasındaki engelleri ortadan kaldırandır. Arzu ve muhtaçlık, aranılan şeyi kirletir, onun hakikatini görmenin önüne engel getirir.

Geçmişin topluma inanmayı öğrettiği/kodladığı:
Asa Dokuzlusu

Bu kartın temas ettiği durum: Yara, sebat, tükenmişlik, direnç, son çırpınış, başarıya “yakın” olmak

Elitlerin ya da yöneticilerin toplumu inandırdığı şey gibi görünüyor.

Kartta yorgun düşmüş bir adam görüyoruz, asaya tutunuyor. Yaralı görünüyor ama kendisini son kez savunmaya hazır. Kazanmayı arzuluyor. “Ne gerekiyorsa yapmaya hazır” Arkadaki 8 asa, geçmişte kazandığı savaşları, üstesinden geldiklerini gösteriyor. Bu zamana iyi gelmiş yorulsa da. Ama şimdiki onun en büyük sınavı.

Bu kart bize, geçmişin, toplumu kurban psikolojisine soktuğunu anlatıyor. İnsanlar kendi içlerindeki cesareti gölge yönüyle çalıştırıyorlar ve bunu içine konuldukları yerden çıkmak yerine, önlerine konulan senaryoyu güçlerinin yettiğince son bir defa, bitirme umuduyla oynadıklarını görüyoruz.

Şayet siz de bu durumu deneyimlerdenseniz; kurban olmadığınızı fark etmeniz gerekiyor. Kendi içinizdeki cesareti bulmanız gerekiyor. Size inandırılmış olana, dışarıya karşı savaşma yaklaşımını bırakmak için cesur olun. Sizi şu zamana korkularınızı besleyerek getirdiler. Yaralı ve savunulmaya muhtaç olduğunuza inanmanızı istediler ve önünüze serdikleri her yeni planın son bir adım olduğuna inanmanızı sağlamaya çalıştılar. Başarıya “yakın” olduğunuz inancını aşılayarak, sizi kontrol ettiler. Şimdi son bir adımın kaldığına inandırmak istiyorlar, bunu yaparsanız her şeyin düzeleceğini iddia ediyorlar. Bu onların son çırpınışı ve en büyük adımı. Sınır koymayı öğrenmeli ve kendi içisel kaynaklarınıza güvenmelisiniz.

Şu zamana kadar içinizdeki cesaret adım adım büyüdü, şimdi gerçek cesareti gösterme vakti geldi. Diğerleri planınıza karşı çıkabilir, sizin için işleri zorlaştırabilir, hatta size dünyaya sunmaya çalıştığınız şey yüzünden saldırıya geçebilir. Çünkü sizin cesaretiniz onları kıskandırıyor. Onların kanınıza girmesine izin vermeyin. Siz değişimi getirenlersiniz. Bu dünyayla paylaşmak için önemli bir mesajın temsilcisisiniz. Diğerlerinin güvensizlikleri yüzünden kendi ışığınızı söndürmemelisiniz.

Toplumun umudu, ruh hali: Ay

Bu kartın temasları: bilinçdışı, gölge benlik, kafa karışıklığı, sezgi, belirsizlik, sırlar, korku, illüzyon, anksiyete

Karanlığa karşı zafer edinmeyi umuyor olabilirsiniz.

Gizlenen gerçeklerin açığa çıkmasını arzuluyorsunuz. Sezgilerinizin gücünü kullanmanız bunun için önemli. İllüzyonun ötesine geçmeniz ancak sezgilerinizin, kalbinizin yankısına akort olmakla mümkündür. Karanlığın bilinmezliği içinde Ay’ın -sezgilerin- ışığını iyi kullanmalı, karanlıkta yolunu bulmayı öğrenmelisiniz.

Bu kart, samimi ama yanılgıdaki insanları ifade eder. İyi bir şey yaptığını sanır ama aslında kötüye hizmet ediyordur. Buna göre, karanlığa karşı zafer edinme arzusu, özünde karanlık bir temele dayanmaktadır. Çünkü korkuyla yapıyordur ne yapıyorsa. Korkunun illüzyonu, karanlığı içinde yolunu bulmak için ona “iyi” olduğu söylenen şeyi yapıyordur. Oysa gerçek “iyi”, insanın kalbinin kendisine bildirdiğidir. Olan bitenlere “tepki” koymak, enerjini bir şeylerin üstesinden gelmeye harcamak da özünde korkuya dayanır. Sizin doğru bir şey yapmak için geçtiğiniz eylemler, korkunuzdan ötürü olabilir. Belirsizliğin içinde “Ay”a uluyan köpek gibi olursunuz, sizi yoldan çıkaran kurta ayak uydurursunuz. Oysa yapılması gereken, Ay’ın ihtişamlı ışığıyla karanlık gecede yolunu bulmaktır.

Akrep burcuyla alakalı olan bu kart, kendi içinizdeki korkuların sizi manipüle etmemesi için dikkatli olmanızı öğütler. Kara karışıklığıyla gelecek üzerinde düşünmeyin. Kara karışıklığı, aslında hayırlı olmayan yaratımlar yapmanıza neden olabilir. Hayırlı olmayan şeyler dilemenize neden olabilir.

“Eğer Allah’a inanıyorsanız, onunla Cennette beraber olursunuz, ama sırf milyonlarca insan inanıyor diye O’na inanmak, onunla beraber olmak değildir. Onunla olmak demek, Musa’nın söylediğini anlamaktır: “Yaradanın içinizdeki nurunu sevmek, tüm aklınız, tüm kalbiniz ve tüm gücünüzle sevmektir.”

Gerçek anlamda ışığı takip etmek de, sadece orada olmanın ötesinde tüm aklınız, tüm kalbiniz ve tüm gücünüzle onu takip etmeniz demektir. Yoksa, ışığın rehberliği size sunulmuş olsa dahi kendinizi karanlığın korkusu içinde bulabilirsiniz. İnsan bedeni, üç önemli yaratım noktasıyla taçlandırılmıştır; cinsel güç (hara), duygusal güç (anahata), entelektüel güç (ajna). Ancak tüm bu güçleri birlikte kullanırsa insan, psikolojik bütünlüğe ulaşmış versiyonunu yaratabilir.

Bu deneyimden edineceğimiz bilgelik: Kupaların Ası

Bu, en hayırlı senaryoda, bizlere verilen enerjilerin kullanılmasıyla elde edilecek olan ilahi armağandır.

Kartın enerjisinin temsil ettikleri: Sevgi, yeni ilişkiler, şefkat, yaratıcılık, yeni duygular, duygusal aydınlanma, ruhsallık, sezgi, mutluluk, neşe, kutlamalar, sosyallik

Taşan bir kadeh sunuluyor, göklerden uzanan bir el tarafından…

Köpüklü su, saf duyguları sembolize ediyor. Eğer bu teklifi, sunuyu kabul ederseniz ve bu kadehten içerseniz, ruhsal doyumun getirdiği duygu yoğunluğunu kazanıyorsunuz.

Duygusal yüksek arınıp hayatı tümüyle yaşamak… Yeni başlangıç yapmak… Daha derin bir duygusal düzeye varmak… İlahi sevgi ve şefkati yoğun bir şekilde yaşamayı öğrenmek…. Evrenin ilahi sevgisinin bedenlenmiş hali olmak… Sevgi almayı, sevgi vermeyi, sevgi olmayı öğrenmek… Kalbini tümüyle açabilir olmayı, empati yapabilmeyi öğrenmek… Duyguları dolu dolu yaşamanın önemini öğrenmek… Daha alıcı olmayı öğrenmek… İlahi sevgiye ve şefkate alıcı olmayı kabul etmeyei öğrenmek…

İşte bunlar, zamanın ruhuyla ahenk içinde olmaya kalbini açanların hediyeleridir. Kolektifin yaşadığı bu zorluklar, bu hediyeye ulaşmamız içindir. Bizler, varlığımızı taşan bir sevgi kadehine çevirdiğimizde, etrafımızda sevgisizliğin yarasını taşıyan hiç kimse kalmaz. Sevgisizliğin yarasının şifalanması demek, öğrenmek için ağır travmalara ihtiyaç duymadan yaşamak demektir.

Bu hediye, yeryüzüne ve üzerindeki insanlara hazır oldukları kadarıyla verilmeye başlandı. Artık travmaları şifalandırmak öncekinden çok daha hızlı gerçekleşebilmekte. Olumsuz kayıtlar, çok daha hizlı ışığa dönüşebilmekte. Yeryüzünün ve insanlığın titreşim düzeyi 10 yıl öncesinden kat be kat daha yüksek. İnsanlar kalplerini şifaya, şefkate ve sevgiye daha kolay açabiliyor. Yaralarının sarılması gerektiğinin farkındalığıyla alıcı ve kabulde olabiliyor.

İnsanlar ruhsal, spiritüel, dini konulara daha kalpten bakabilecek seviyeye gittikçe daha çok yaklaşmakta. Olayların hakikatini daha kolay okumaya daha çok yaklaşmakta. Böylelikle yaşamlarında birçok ifşaat gerçekleşmekte.

Sizler bu ilahi armağanın neresindesiniz? Bu muazzam taşkın enerjinin ne kadarını kabulldesiniz? Ne kadarını alabiliyor ve ne kadarını cömertçe verebiliyorsunuz?

Bu ayı aydınlığa doğru motive eden geçmiş deneyim:
Adalet

Kartın temsil ettikleri: Adillik, hakikat, sebep-sonuç, kanun, karma, netice.

“Gerçekler, yalancıları yakaladı” – Ağustos

İnsanlar belli seviyede adalet ve dengenin önemini fark etti. Savunulmaya ihtiyaç duyanlara daha çok insan ses olmaya başladı. Görünmeyenler, daha görünür olmaya başladı. Çünkü insanların şefkat düzeyi arttı ve bu şefkat, hakikatin ortaya çıkması için alan açtı.

Ağustos ayında, Kova’nın hümanist doğası yeryüzünde baskın bir hal aldı ve böylece ifşaatlar yaşandı. “Bu yaşananlara benim de payım var mıydı?” sorusunu sormaya başladı insanlar. Herkes kendi rolünün, gücünün ve sorumluluğunun farkına vardı. İnsanlar kendilerine ve çevrelerine adil olan duygusal tepkiyi koydu.

Ağustos ayı çok önemli demiştik, burada en önemli şey şuydu; Ağustos ayı, büyük bir karma temizliğiydi. Bu temizlik, toplumun Boğaz ve Alın çakralarının gelişmesini mümkün kıldı.

Yerde ve gökte önemli bir karar alındı…

Toplumun şimdiki durumu: Kılıç Sekizlisi

Bu kartın temsil ettikleri: çaresiz düşünceler, sınırlayan inançlar, içsel eleştiri, bahaneler, kurban psikolojisi

Eğer sınırlanmış hissediyorsanız, bu sizin kendi kendinize dayatmanızdır. Kendi düşünceleriniz tarafından tutsak edildiniz. Zihninizi nasıl kullandığınız sizin seçiminiz. Tutsak hissetmek için de kullanabilirsiniz, özgürleşmek için de. Bu tutsaklık içindeyken durumu değiştirmek sizi aşıyor gibi hissediyorsunuz. Böylesi bulanık bir zihinle karar vermek size sağlıklı değildir. Korku temelli bir zihinle karar vermek, sağlıklı değildir.

İnsanlar kendilerini olan bitenden ötürü tutsak hissediyor. Sanki ellerindeki seçenek sınırlıymış gibi hissediyorlar. Buradan çıkış yok gibi geliyor. Çünkü durumun değişmesi gerekiyor, insanların inandıkları ve düşündükleri artık topluma hizmet etmiyor. Konfor alanının ötesine geçmek çok büyük bir seçim gibi hissettiriyor. Oysa hali hazırda korku temelli inançlarına tutunmaları onlara zarar veriyor. Bir şeyleri aşırı düşünüyor, negatif inanç kalıpları yaratıyorlar ve en kötü senaryo ile kendilerini sınırlıyorlar. Olayı ne kadar düşünürlerse de o kadar tutsak hissediyorlar.

Düşüncesini değiştiren, realitesini değiştirir. Negatif düşünceleri pozitifle değiştirmek, daha makul snuçlar yaratmaya başlayabilir.

İnsanların yeni bir perspektife ihtiyacı var. Ve bu uzakta bir yerde değil. Hali hazırda zaten ellerinde kaynaklar sahipler. Yardım eli uzatanlar mevcut. Ama kendilerini kurban gibi hissederlerse, tek yapabilecekler “kurtarılmayı beklemek” olur…. Kendinize sorun, siz bunun neresindesiniz? Şayet kurban psikolojisinde iseniz ve kurtarılmayı bekliyorsanız, bu enerji size zamanın -diğer kısımlarda anlattığımız- vaatlerine ulaşmak için hizmet eder mi?

Gelecekteki sonuç, daha çok göreceğimiz enerji:
Kupaların Şövalyesi

Bu kartın temsil ettikleri: Yaratıcılık, hayal gücü, güzellik, sevginin peşinde olma hali, idealizm, ruhsal kaşif, sanatçı, diplomatik, arabulucu, empatik,

Sakince ve barışla ilerleyen bir at.
Beyaz, ruhsal saflık, ışık.

Şövalye, hümanistlik, diğerkamlık, şefkat ve güzellik odaklı bir görev peşinde görünüyor. Etrafına ahenk getirme vizyonuna sahip ve bunu realitede gerçekleştirmeye hazır. Kalbin tarafından yönlendiriliyor ve barışın herkes için gerçekleştiğini görmek istiyor.

Önümüzdeki zamanlarda artık insanların daha Dişil Enerji perspektifinden yaşamaya başladığını göreceğimize işaret eden bu kart, benim için en güzel haber diyebilirim. Bu ayın sonucunda bunun işaretlerini, adımlarını gördüğümüz durumlara şahitlik edeceğiz belki bazı yerlerde. Bu kolektife yönelik bir okuma olduğu için, kolektifin genel olarak bu enerjiyle beslenmesi düşünülebileceği gibi, bilhassa belli bölgelerde, büyük gündemlerde gözlemleyebiliriz.

Kolektifin beslendiği bu kalp temelli enerjiler, insanların daha çok kalplerini ve hayallerini takip etmeleri için motive olmalarını sağlayabilir. Etrafımızda, vizyonunu özgürce diğerleriyle paylaşan kişileri daha fazla görmeye başlayabiliriz.

Sanatı, güzelliği yaşamına daha fazla taşımak için arayan ve bunları yaratan insanlar daha görünür olabilir….

Kalpten gelen bir mesaj dünyayı kucaklayabilir, değişim enerjilerini aktive edebilir.

Bir insan düşünün, hayal edin. Romantik bir kalbi var. İçsel duygularıyla öylesine bütünleşmiş ki, onlardan ilham alıyor, yaşam sanatını icra ediyor. Neyi istediğinin hayalini kuruyor ve ona doğru, onu gerçek kılmak için emin adımlarla ilerliyor. Büyük fikirlerin peşinden gitmek için açık fikirli davranabiliyor. Böylelikle geçmişin kalıplaşmış fikirlerinin tutsağı olmadan ilerleyerek gelişebiliyor. Zira o, durumlara kalbiyle karar veriyor. Başkalarına mantıklı gelmese bile, yaptığı her şeyde sevginin rehberlik etmesine izin veriyor.

Genel Yorumum:

Bu ayın Hava (Kılıç) ve Su (Kupa) elementlerinde dönüşüm ve aktivasyon yaşadığmız bir ay olduğunu görüyoruz. Burçsal olarak da Terazi (Adalet), Akrep (Ay) ve Kova (Yıldız) burçlarının öğretilerine ihtiyaç duyuyoruz.

Hava ve Su elementindeki yoğunluk, olayların genel olarak zihinsel ve duygusal bedenlerde zuhur etmekte olduğunu anlatır. Toprak elementinden bir mesajımız yok, bu da demektir ki Eylül ayında fizikselde bir değişim vaat edilmiyor. Zira fiziksel bir değişimin gözlemlenebilmesi için, önce fikir ve duyguların temellenmiş olması gerekir.

Auranın sırasıyla ruhsal, zihinsel, duygusal ve fiziksel katmanlara sahip olduğunu ve fiziksel katmanın kendisinden önce gelen katmanların yalnızca bir tezahürü olduğunu hatırlayın.

Ruhsal bedende gerçekleşen durumlar zihinsel-duygusal-fiziksel bedenlerin sağlığını etkilediğinden ötürü ise açılımdaki ruhsal bedenin ve Ateş elementinin temsili olan kartı çözmek her şeyden öncelikli olmalı görünüyor. Asa Dokuzlusu kartı, “inanç” seviyesindeki olumsuz kodlamalarımıza ışık tutuyor. Toplumsal olarak aydınlık/karanlık veçheleri ile burada yer bulan Kılıç ve Kupa kartlarının mesajlarına uyanabilmek için Asa Dokuzlusunun mesajını çok dikkate almakta fayda var.

Şöyle bir gökyüzüne baktığımızda bu enerjilerin temsilinin ay içerisine yayıldığını gözlemleyebiliriz:

6 Eylül‘deki Venüs-Plüto Karesi, toplumun şu anki durumunu temsil eden Kılıç Sekizlisinin enerjisini/tezahürünü daha çok fark etmemizi sağlayabilir. O gün bu farkındalıkla kendinize dikkat edebilirsiniz.

7 Eylül‘deki Güneş-Uranüs Üçgeni ise bizi bu ayın İlahi Enerjisi (Yıldız) ile daha kuvvetli bir şekilde tanıştıracak. Halihazırda hissetmeye başladık bile. 2-11 Eylül aralığında Yıldız kartının vaat ettiği farkındalık üzerine tefekkürde bulunabilirsiniz.

14 Eylül’de gerçekleşecek olan Güneş-Neptün Karşıtlığı, Asa Dokuzlusu kartının negatif inancını, Ay kartının duygularını iyice körükleyebilir ve çözüme kavuşturmak için vakit yaratabilir. 9-19 Eylül aralığını kendinizi varsa bu inancınızdan/duygunuzdan özgürleştirmek adına değerlendirebilirsiniz. Yerine özgürleştirici, alan tutan, izin veren düşüncelere odaklanmanız ise süreci en güzel şekilde noktalamanızı sağlayabilir.

15 Eylül’de Mars’ın, 22‘sinde Güneş’in Terazi burcuna geçişi ise Adalet kartının bahsini ettiğimiz göstergeleriyle içli dışlı olmamızı kolaylaştırabilir.

29 Eylül‘de Venüs-Neptün Üçgeni, sürecin sonunda erişeceğimiz enerjiyi/bilgeliği temsil eden Kupaların Ası ve Kupaların Şövalyesinin gökteki tezahürü gibi. O gün geldiğinde ve 23 Eylül-10 Ekim aralığında şayet tarif ettiğim enerjiyi hissediyorsanız kendinizi kutlayın.

Işık olsun.

Referanslar;
glorian.org
biddytarot.com
labyrinthos.co

Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Email ile Takipte Kalın
Instagram
WhatsApp
error: Content is protected !!
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close