Başak Yeniayı 2020

Herkese merhaba 🙏

17 Eylül 2020 14:00’da Başak burcunda bir Yeniay gerçekleşiyor.

Toprak frekansının çok yüksek olduğu günlerdeyiz. Bu Yeniayın yükseleni de Oğlak burcu ve iki enerji birbirini fevkalade destekliyor.

Yeniaylar yeni başlangıçlar için tohumu attığımız zamanlardır. Tıpkı bir bitki gibi geri kalan her şeyin de oluşması, var olması için önce bir tohum düşünceye, imgeye, hisse ihtiyaç vardır. Büyük çoğunluğumuz bu basit görünen ama aslında çok derin olan gerçeği hak ettiği yere koymasa da şu bir gerçek; Düşünceler geleceği yaratır. Öyleyse düşünmek için kendimize izin vermek şarttır. Ve sadece tohuma sahip olmak da yetmez, onu koruyacak ve besleyecek iyi bir toprak da gerekir. İşte bu Yeniay, tohumlarımızın en doğru şekilde yerini bulabilmesi ve gelişebilmesi için ihtiyacımız olan fırsatları bize sunmakta. Bu zamanda ekilen tohumlar, güçlü hasatlar verirler. Zor şartlarda dahi dayanıklı kalabilirler.

Ama önce tohumun büyümesi için zaman gerektiğini bilmek gerekir. Hızlı adımlar atmaya çabalamak nafiledir. Doğa acele etmez. İçinde bulunduğumuz yoğun toprak titreşimleri, bilhassa da Yeniay’ın yükseleni Oğlak, bize biraz ihtiyatlı olmamız gerektiğini öğütlemektedir. Kaldı ki, Mars Retrodayken ve doğa biraz daha yavaşlarken bize de anlatılmak istenen yavaş ve dikkatli adımlarla ilerlemektir. Yavaş ve dikkatli adımlar, sağlam temeller kurar. Neyin ne olduğunu bilmemizi sağlarlar. Bir sorun çıkarsa şayet sebebini bulması kolaylaşır, çünkü çarktaki her bir dişli ezberimizde, varlığımızda kayıtlıdır.

Göğün 9. evine yerleşen Başak Yeniayı, öğrendiklerimizi pratik etme vaktinin geldiğini işaret etmektedir. Çünkü bilmek başlı başına yetmez, onu yaşamak da gerekir. Bildiklerimizin hamalı olmamayı öğrenmemiz yaşamımızda etkili bireyler olmamız için önem taşımaktadır. Zira, bizler bir şeyi öğreniyorsak o şeyin çiçeklerini, meyvelerini görmemiz içindir. Çünkü öğrenilen şeyler varlığımızda birer tohum vazifesi görürler. İçimizde taşıdığımız engin potansiyeli ifade edelim ve varlığımızın bahçesinde çiçeklenelim diye…

9. evde Yeniay’a eşlik eden Merkür, bunu bizzat ilişkilerimizde gerçekleştirmemizin önemine işaret etmektedir. En güzel şekilde, en insanların ruhuna dokunan şekilde kendimizi ifade edebilmek çiçeklenebilmemiz için bu dönem çokça vurgulanmakta.

Göğün 1. evine yerleşen Jüpiter, Merkür ile ciddi bir etkileşime girmiş durumda. Bu etkileşim, bahçemizi yeşertirken ufkumuzu genişletip, aslında sandığımız potansiyelimizin çok daha üstünde bir ürüne erişebileceğimizi müjdelemekte ve daha ileriye dönük, yüksek potansiyellerimizi görmeye dair bir bakış açısı geliştirmenin önemini vurgulamaktadır. Düşünmek, fikir üretmek, plan yapmak, tefekkür etmek, meditasyon yapmak bu süreçte meyvelerimizi en gönlümüze uygun şekilde dış dünyaya açabilmemizi kolaylaştıracaktır. Bütün bunlar, dikkatimizi odaklamamız gerektiğini de ayrıca vurguluyor. Bir Başak titizliğinde olayları ele almayı öğrenmemiz gerekebilir.

Gündeme oturan Mars Retrosu, Satürn ile dikkate değer başka bir etkileşime giriyor olacak. Tam olarak 27 Eylül’de netleşecek olan bu etkileşim eğer gökyüzünün bu sunduğu potansiyellerin tersine gitmeye çalışıyorsanız sizi biraz yıpratabilir. Akışa uyum sağlamanın bu günlerde ne denli önemli olduğunu işte bu göksel enerji bize çok net açıklıyor. Bunun gökyüzünün sizi cezalandırmak için yaptığını sakın düşünmeyin. Gökyüzü, hepimizin kendine dair dengesini bulup, Kainatla eşzamanlı olabilmesi için gereken destekleri sunar. Genellikle, akışın tersine gayretle ilerlemeye çalışmak hayal kırıklığı getirir ve insan aslında en başında bunun nereye varacağını hissedebilir. Çünkü bir işin zorluk derecesi fark etmeksizin eğer onun içinde akamadığınızı, zamanın sizi kucaklamadığını ve tam tersine yorduğunu hissediyorsanız Düzenin, Dengenin, Ahengin tersine gitmeye çabalıyorsunuz demektir. Terse gitmek, kişinin sürecini ekstra yavaşlatır. Satürn-Jüpiter’in sizden istediği yavaşlık, Doğanın yavaşlığına benzer. Ne kadar yavaş ve belirsiz gibi görünürse görünsün, bir bakarsınız ki mevsim değişmiş, bir bakarsınız ki her yer çiçek açmış.
Eğer gökyüzüyle uyum içindeyseniz ve her adımı hissederek atıyorsanız, günün sonunda başınızı yastığa mutlu koyabilirsiniz. Çalışkan, üretken olabilirsiniz… Bu süreçte, seçimlerinizi Bilgelikle yapmanız önemli. Fevri kararlar almak sizi duvara toslatabilir, elbette bundan öğrenilecekler de vardır ama daha dengeli bir yol da mümkündür.

Bu süreçte yapılan bütün topraklayıcı eylemler, Mars’ın tetikleyebileceği potansiyel öfke dışavurumlarını en aza indirebilir. İş yapmak, doğada aktif zaman geçirmek bu anlamda en sağlıklı topraklayıcı eylemler olabilir. Zira atıl kalmak, yemek yiyerek topraklanma isteğini artırabilir ve bu da sağlıksız beslenme ile sonuçlanabilir.

Göğün 8. evine yerleşen Asklepius, şifanın gerçekten de toprakta olduğunu bize bir kez daha hatırlatıyor. Şifalı bitkiler; fitoterapi, aromaterapi uygulamaları, diyet programları bu süreçte vücuda çok daha besleyici tesirler sunabilir. Bilhassa bitkilerin frekanslarının farkında olarak onlarla oturmak, onları koklamak, onlardan istifade etmek yeni ufuklar kazanmamızı mümkün kılabilir.

Eğer toprak elementi vurgunuz yüksekse bu günlerde bol su içmeye, hafif beslenmeye, aktif kalmaya, aralıklarla derin nefesler almaya, oruç tutmaya dikkat edebilirsiniz.

Işık olsun. ✨

Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Email ile Takipte Kalın
Instagram
WhatsApp
error: Content is protected !!
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close